‘‘Estetik Cerrahi Alzheimer Riskini Azaltıyor Mu? ’’
sorusunu ilk duyduğumda ben de ‘‘Ne alakası var canım’’ dedim ancak tanınmış
bir Plastik Cerrah olan Foad Nahai tarafından kaleme alınıp 17 Nisan 2016’da çıkan yazısı azalttığını bildiriyor. Ben de sizlere Dr. Nahai’nin bilimsel
dergilerde yayınlanan bazı yazıları referans göstererek yazdığı yazınının
özetini sunmak istiyorum.
Psychology and Aging dergisinde çıkan, yapılan beyin
görüntüleme ve otopsi değerlendirmelerine dayandırılan bilimsel çalışma
yaşlanmaya karşı daha negatif düşünceler besleyen genç ve orta yaş grubu
insanlarda hayatlarının ilerleyen dönemlerinde Alzheimer’a yakalanma riskinin arttığı
gösterilmiş.
Yaşlanma ile ilgili olarak pesimizmin kişilerin stresini
arttırdığı ve artan stresin de Alzheimer riskini arttıran önemli bir faktör olduğu konusunda fikir birliği
mevcut. Araştırmalar ilerleyen yaş ile birlikte kişilerde özgüvende azalma,
cinsellik algısında değişme, sosyal güç ve tanınırlıkta azalma olduğunu
göstermekte. International
Journal of Eating Disorders dergisinde 2005 yılında yayınlanan bir başka makale yaşlanma ile ilgili
negatif düşüncelerin çok televizyon seyreden kişilerde daha sık görüldüğünü
ortaya koymuş. Medya tarafından yaratılan gerçekçi olmayan güzellik kavramları
kadınların güzellik algısını değiştirdiği gibi gene medya tarafından yaşlanma
ile ilgili yaratılan negatif algı yaşlanan insanların stresini arttırmaktadır.
Plastik Cerrahlar olarak yaptığımız estetik işlemlerden
sonra hepimiz kişilerin ruh yapısındaki düzelmeyi, yaşadıkları mutluluğu
gözlemleriz. Mayo Klinik tarafında Amerikan Estetik Plastik Cerrahi Derneği (ASAPS) toplantısında sunulan
çalışmada yüz gerdirme ameliyatı yapılan hastaların yapılmayanlara göre
ortalama 10 yıl daha uzun yaşadığı gösterildi. Tabi ki bu farkta pek çok
değişken rol oynamaktadır ancak çalışmayı yapan grup yüz germenin kişilerin
kendilerine güvenlerindeki ve hayata daha optimisttik bakmalarının etkisinin de
olduğuna vurgu yapmaktadır.
Yakın zamanda Aesthetic Surgery Journal dergisinde yayınlanan bir
yazıda facial-feedback hipotezine vurgu
yapılarak duyguların yüz ifadelerini takip ettiği öne sürülmektedir.
Yazısının sonunda Dr. Nahai bir konuya dikkat çekiyor.
Tüm bu yazılanların Alzheimer’ın engellenmesi için estetik cerrahinin
özendirildiği bir pazarlama çalışması olarak algılanmaması gerektiğini
belirtiyor. Ancak eğer ki estetik cerrahinin Alzheimer hastalığı gibi kişiler ve toplum
üzerinde çok ciddi sosyal ve ekonomik yük oluşturan bir hastalıkta fayda
sağlama ihtimali varsa bu konunun daha çok araştırmaya değer olduğunun ortada
olduğudur. Plastik cerrahlar olarak bizler estetik cerrahinin kişilerin
hayatlarına olumlu etkileri olduklarını çok sık tecrübe etsek de nadiren
bilimsel olarak kanıtlama şansımız olmaktadır. Eldeki bu olumlu veriler sayesinde
yapılacak yeni bilimsel çalışmalar ile sağlanacak kanıtlar estetik cerrahini
insan sağlığına yönelik faydalarını daha net ortaya koyacaktır.
Sağlıklı günler dilerim.
Prof. Dr. Halil İbrahim CANTER
Estetik Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Uzmanı
Hiç yorum yok :
Yorum Gönder