Doğum sonrası bebeklerinin vücudunda kırmızı-mor renk lezyon gören yada doğumu
takip eden dönemde hızla büyüyen benzer bir lezyon fark eden aileler panik
içinde tedavi arayışına başlarlar. Bu lezyonların hemen hepsi damarsal
anormaliler olup anne karnında bebeğin gelişimi sırasında bir bölgedeki
damarların hatalı gelişimi sonrası oluşmuş lezyonlardır.
Damarsal anormaliler birçok isimle
anılmakta ve çeşitli şekillerde sınıflandırılmaktadır. Bu karmaşayı ortadan
kaldırmak için eskisi gibi çok sayıda değişik isimler ile adlandırılmak yerine
artık histolojik yapılarına göre adlandırılarak hemanjiom ve vasküler malformasyonlar olarak ikiye ayrılmışlardır. Tedavi seçenekleri tamamen farklı
olan bu iki grubun bir birlerinden tanı aşamasında ayrılması önemlidir.
Hemanjiomlar ile vasküler malformasyonlar arasındaki en önemli fark hemangiomlar
zaman içinde kendiliğinden gerileyip iyileşecek lezyonlarken vasküler malformasyonlar
kişinin hayatı boyunca aynı şekilde sebat edecek olan lezyonlar olmalarıdır.
Damarsal anormaliler sadece deriyi etkilemeyip vücudun başka organlarını da
(sinir sistemi, karaciğer, böbrek, kemik gibi) etkilemiş olabilir. Damarsal
anormalilerin tedavilerindeki en önemli nokta hemanjion ile vasküler
malformasyon ayrımının yapılarak tedavinin zamanlamasının ve cinsinin duruma
göre planlanması gerekliliğidir. Zaten kendiliğinden geçecek bir lezyonun
erkenden çıkartılmaya çalışılması bebeklik çağında gereksiz kan kaybına ve ömür
boyu sürecek yara izlerine mahkum ederken, başka bir hastada çıkartılmayıp
görme alanının örten bir lezyon ileri dönemde engellenebilir bir görme kaybına
sebep olabilir. Bu sebeple damarsal anormalisi olan bir bebeğin erkenden
konunun uzmanı bir hekim tarafından görülüp tedavi şeklinin ve zamanlamasının
planlanması uygun olacaktır.
Hepinize sağlıklı
günler dilerim.
Prof. Dr. Halil İbrahim CANTER
Estetik Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Uzmanı
Hiç yorum yok :
Yorum Gönder