4 Temmuz 2016 Pazartesi

Yeni Oluşmuş Bir Yarada Daha Az İz Kalması İçin Ne Yapmak Gerek?


Deri bütünlüğünün bozulduğu her durumda az ama çok mutlaka skar dokusu (nedbe dokusu, yara izi) oluşacaksa da alınacak bazı önlemler ve dikkat edilecek bazı noktalar ile sonucun daha iyi olması sağlanabilir.

Öncelikle yara (ameliyat izi, kesikler, yanıklar, deri yaralanmaları vb.) iyileşme sürecinin 1-2 yıl sürdüğü akılda tutulmalı ve sabırlı olunmalıdır. Yaranın ilk günlerdeki pembe, kırmızı, mor renginden dolayı daha çok dikkat çektiği, zaman içerisinde renk soldukça daha az dikkat çekeceği hatırlanmalıdır.

Güneşten Korunma: Yeni iyileşen yaralar ve yara izleri ultraviyole ışığa sağlam dokulardan daha hassastır. Sağlam dokulara göre daha fazla pigmente olarak renkleri koyulaşır. Aradaki renk farkı arttığı için izler daha fazla göze batar hale gelir. Özellikle yara oluşumunu takip eden ilk 2-3 ay boyunca yara yeri güneşten korunmalıdır. Bu amaçla giysiler veya bantlar kullanılabilir. Güneşe maruz kalan bölgeye özellikle yaz aylarında 50 koruma faktörlü güneş kremi günde birkaç kez uygulanmalıdır.

Bantlar (Steri-strip): Yara kenarlarındaki gerginlik ne kadar düşük olur ise yaralar o denli az nedbe dokusu oluşturarak iyileşirler. Bu amaçla dikişler alındıktan sonra da yara kenarlarını bir arada tutan ve gerginliği azaltan tıbbı bantların 3-6 hafta süre ile yara üzerinde uygulandığında yara iyileşmesine olumlu olduğu bilinmektedir.

Masaj ve merhemler: Yara iyileşme sürecinde vücutta aynı bir duvar ustasının duvar örerken tuğlaları taşıması, yığması ve sonra her birinin arasında harç koyup düzgün bir duvar örmesi gibi benzer işlemler olur. Bağ dokusu üreten hücreler (fibroblastlar) öncelikle bağ dokusu temel taşları olan, ince saç tellerine benzetebileceğimiz kollajeni üretir. Zamanla yumak halindeki kollajeni paralel demetler haline getirerek onları birbirlerine bağlamaya başlar. İşte kollajen üretiminin hızlı olduğu erken dönemde yaralar kaşınır, kabarır, rengi koyulaşır ve sertleşir. Zaman içerisinde kollajen lifleri birbirlerine bağlanarak yönleri paralel olmaya başladığında yaralar yumuşar, rengi açılır, kaşıntı azalır. Böylece zamanla hem daha sağlam hem de daha düzgün bir yara izi oluşur. Bu süreçte yaralara masaj yapılarak kollajen liflerini daha iyi organize olmasına yardımcı olur. Daha iyi organize olan yara dokusu yumuşar ve rengi açılır. Bu amaçla bitkisel içerikli veya silikon (ScarEx Jel, DermatixSi Ultra Jel) kremler vardır.

Silikon Jel Yamalar: Birkaç milimetre kalınlığındaki silikon tabakanın yara üzerine uygulandığında yaranın daha kaliteli bir skar dokusu ürettiği gözlemlenmiştir. Silikon yamalar sürekli uygulandığında deride tahriş olabileceğinden zaman zaman ara vermek gerekebilir.

Bası Tedavisi: Özellikle yüzeyden kabarmaya meyilli derin yanık gibi yara yerlerine tubuler bandaj veya özel giysiler kullanarak yaraya belirli bir basınç uygulamak yararlı olmaktadır. Bu yöntem özellikle yanık zemininde gelişen yara izlerinin tedavisinde tercih edilmektedir.

Steroid Uygulanması: Daha önceden kötü iyileşmiş bir yaranın revize edilmesi amacı ile tekrar ameliyata alınan hastalarda yara kenarları kapatılmadan önce steroidli ilaçlar uygulanması sorunun tekrarlama ihtimalini azaltmaktadır.

Tüm bu uygulamalara rağmen yara (ameliyat izi, kesikler, yanıklar, deri yaralanmaları vb.) iyileşme sürecinin 1-2 yıl sürdüğü akılda tutulmalı ve sabırlı olunmalıdır. Yaranın ilk günlerdeki pembe, kırmızı, mor renginden dolayı daha çok dikkat çekeceği, zaman içerisinde renk soldukça daha az görünür hale geleceği akılda tutulmalıdır.

Hepinize sağlıklı günler dilerim.

Prof. Dr. Halil İbrahim CANTER
Estetik Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Uzmanı

Hiç yorum yok :

Yorum Gönder